1979 yılında Ankara’da doğdum. Küçüklüğümden beri bir şeyleri söküp takma ve tamir etme arzusu su dökülen televizyonun içini açmaya kadar varmıştı. Lise 2. sınıfta geçirdiğim sarılık hastalığı yüzünden yaklaşık 2 ay evde istirahat etmek zorunda kaldım ve gitarla tanışmam da bu zamanda oldu.

Okuduğum dergilerde gördüğüm resimlerden etkilenip evdekilere yaşattığım kabir azabı sonucu ilk klasik gitarımı aldırdım ve hiç bitmeyecek, tamamı ile tesadüf olan müzik macerası bu şekilde başlamış oldu.

1998 yılında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Müzik Öğretmenliği bölümünü kazandım.

Müzik aletlerinin yapısına ve ayarlarına olan ilgim evde bir odayı küçük bir atölyeye dönüştürmemle yavaş yavaş ilerlemeye başlamıştı. Arkadaşlarımın kırılan ya da arızalanan çalgılarını tamir etmeye başlamıştım. Kendi kemanımın içini açıp kapak kalınlıklarını değiştirip okuldaki hocalarımın (ne yaptın sen!) tahriklerine karşılık  cila yapmaya vakit bulamadan bütün keman sınavlarımı bu kemanla vermiştim.

2008 yılında hayatımın gidişatı konusunda aldığım radikal kararlar doğrultusunda Akın Gitar Atölyesini açtım ve geçmişten gelen bitmez tükenmez bir merak ve hevesle ilk yapım çalışmalarımı burada gerçekleştirmeye başladım.

Gitar yapımına başlamam aslında zaman içerisinde paramın yettiği gitarlardan alamadığım zevki ve entonasyon ayarsızlıkları yüzünden olmuştur.

            2009 yılında eşim Tuğçe Demirsu Akın la bir araya gelerek gitar atölyesinin yanına müzik eğitimini de ekleyerek Akın Müzik Atölyesi olarak özel piyano, gitar, bağlama, davul, keman, flüt ve zaman içerisinde  orff yaklaşımlı müzik eğitimlerini Kdz.Ereğli de başlatmış olduk.

Zaman zaman  farklı çalgılarla uğraşsam da, gitar ve türevleri için kalbimde hep farklı bir yer olacaktır.

Entonasyon ayarları ve gerekli donanımsal ayarlar da benim için en vurucu nokta olmuştur.

Bu zamana kadar  10 telli klasik gitar, double top klasik gitar, özel tasarım elektro gitarlar, slim kasa buzuki, pentatonik lir ve son zamanlarda eşimin yoğun ısrarı ile bulaştığım orff çalgıları yapımı ile uğraşıyorum.

Orff çalgıları yapımına ilk olarak alto metalofon ile başladım. Daha sonra tek ton ve Türkiye de ilk defa üretimini gerçekleştirdiğim pentatonik çocuk lir’i  ile üretim serüveni devam etti. Yine bir ilk olacak hand chimes  ile çok yakında orff yaklaşımına gönül verenlerin çalgı arşivine bir yenisi daha eklenecek.

Hand chimes, malet mekanizması üstünde bulunan ve aynı anda iki sesi beraber çalabileceğiniz, hareket halindeyken bile çalma imkanı olan, kullanımı kolay, yaratıcı eğitmenlerin hayal gücü ile bir çok alanda kullanabilecekleri bir çalgıdır. Üretim sürecini takip etmek isterseniz ‘facebook/orffone’ ve ‘www.orffone.com’ adreslerini inceleyebilirsiniz.

Ayrıca üretim sonrası destek de çok önemli. Yaptığım çalgıların bakım ve onarımları ömrüm yettiğince benim garantim altındadır ve olacaktır.

Bu süreçte bizi destekleyen tüm eğitimci arkadaşlarımıza ve hocalarımıza sonsuz teşekkürler.

Hayatıma mütiş bir anlam katan bu meslek sayesinde yaptığım çalgılarla kendimi tatmin etmek dışında, icracı olarak çalgılarımı çalan insanları da mutlu etmek en büyük amacım.

İyi günlerde kullanmaları dileği ile sevgiler.